Gerekirse canımı da İslam için feda ederim

FLAŞ! REHBER'DEN SEÇİM TARTIŞMALARINA SON NOKTA!!
Gerekirse canımı da İslam için feda ederim!!!
İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bu gün Tahran Cuma namazında onuncu dönem cumhurbaşkanlığı seçimleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bu gün Tahran’da Cuma namazını kıldırdı.
Hutbenin başında düşmanların sürekli müslümanların arasında ihtilaf ve kargaşa çıkarmaya çalıştığını kaydeden Ayetullah Hamanei, müslümanların bu komplolara karşın huzur ve sukünetini koruduğunu, ızdıraba kapılmadığını ve doğru yolu kaybetmediğini kaydetti.
Ayetullah Hamanei, bu gün de toplumun huzur ve sukünete ihtiyacı olduğunu vurgulayarak İslam inkılabı üzerinden geçen 30 yılda bir rejimi yıkabilecek pek çok olay yaşandığını, ancak bu sağlam geminin (İran İslam cumhuriyeti) İran milletinin imanına dayanarak bu fırtınaları sağlıklı bir şekilde atlattığını vurguladı.
Ayetullah Hamanei özellikle gençler başta olmak üzere halkın nurani gönüllerini Allah’ın zikri ile doldurmalarını temenni etti ve bu mümin milletin elbette tüm yüce hedeflerine ulaşacağını kaydetti.
Siyasi heyecanların halkı yüce Allah’tan gafil etmemesi gerektiğini kaydeden Ayetullah Hamanei, hür bir milletin arasında siyasi ihtilaf ve zevklerin gayet doğal olduğunu ve bunca sapkınlık etkenlerine karşın mümin İran milletinin kendi imanını korumayı başardığını ve maneviyat yolundaa ilerlediğini ve İslami nizamı tüm gücü ile koruduğunu ifade etti.
Daha sonra ikinci hutbesine geçen İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamanei, onuncu dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinerek bu konuya üç ana başlıkta açıklama getirmek istediğini kaydetti.
Ayetullah Hamanei üç kesime üç konuda hitap etmek istediğini, bu üç kesimin İran milleti, cumhurbaşkanlığı adayları ve siyasiler ve son olarak istikbar liderleri ve medya kurumları olduğunu ifade etti.
Ayetullah en başta İran milletine son seçimlere coşkulu ve hamasetvari katılımı için teşekkür etmek istediğini, bu konuda nekadar teşekkür edecek olursa, ortaya çıkan büyük hamasete bakıldığında az bile olduğunu vurguladı. Ayetullah Hamanei İran milletinin yarattığı bu hamasete dünyanın hiç bir görece ve gerçek demokrasilerinden bile rastlamadığını ifade etti.
İranlı gençlerin İslam inkılabının ilk günlerde yaşayan gençler kadar siyasi şuur ve bilincinin arttığından büyük memnuniyet duyduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, bunun kadar siyasi görüş farklılıklarının var olmasının da doğal olduğunu, fakat aynı zamanda bütün herkesin İslami nizamı koruma konusunda hemfikir olduğunu vurguladı.
Onuncu dönem cumhurbaşkanlığı seçimlere katılımı düşmanlar için büyük bir deprem ve dostlar için büyük zafer ve mutluluk şeklinde yorumlayan Ayetullah Hamanei, bu katılımın gerçekte İslam cumhuriyeti nizamı ile yeni bir biat olduğunu ve İslam cumhuriyetine yeni bir nefes aldırdığını belirtti.
Ayetullah Hamanei, İran milleti bu nizama inanmasaydı son seçimlere bu şekilde katılmazlardı, ifadesini kullandı ve düşmanların da gerçekte bu güven duygusunu hedef aldığını vurguladı.
Ayetullah Hamanei, düşmanların bu bağlamda seçimlere duyulan güveni sarsmaya çalıştığını ve böylece nizamın meşruiyetini yok etmeyi hedeflediğini kaydetti.
Düşmanların seçimlerden önce de İran milletinin bu seçimlere katılmasını engellemeye çalıştığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, şahsen seçimlerden önce de bu konuda tüm siyasileri uyardığını ve düşmanın sözlerini telaffüz etmemelerini istediğini kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı adaylarının rekabetlerinin hür, ciddi ve şeffaf geçtiğini kaydeden İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamanei, her dört adayın İslami nizamda siyasi bir akımı temsil ettiğini, ancak özellikle siyonist medya başta olmak üzere düşman medyasının bu seçimleri nizamın taraftarları ile muhalifleri arasında gerçekleşen bir seçim şeklinde empoze etmeye çalıştığını, oysa her dört adayın İslami nizamın önemli mevkilerinde görev yapan şahsiyetler olduğunu vurguladı.
Ayetullah Hamanei her dört adayı yakından tanıdığını, ancak hepsinin görüşlerini benimsemediğini, buna karşın şahsi görüşünü açıklamadığını ve seçimi İran milletine bıraktığını ifade etti.
Seçim kampanyaları sırasında gerçekleşen münazaraların iyi bir yaklaşım olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, ancak bazı münazaralarda karşılıklı karalamaların yaşandığını ve her iki tarafın yaptığı bu tür karalamaların iyi olmadığını, münazaralarda bazen ispatlanmamış suçların gündeme getirildiğini, geçmişteki hükümetlerin icraatının sorgulandığını, bu süreçte yaşanan ifade özgürlüğünden memnuniyet duyduğunu, fakat karalamaların ve suçlamaların rahatsız edici boyutlara ulaştığını belirtti.
Ayetullah Hamanei bu süreçte her iki tarafın da kusurlu olduğunu vurgulayarak ülkenin yasal cumhurbaşkanını yalancılık, hurafecilik ve utanç verici suçlamalarla hedef aldıklarını, öbür yandan karşı tarafın da ülkenin 30 yıllık parlak karnesinin karalandığını ve nizama bir ömür hizmet eden insanların suçlandığını, bu konuda bizzata Ayetullah Haşimi Rafsancani ve Ayetullah Natık Nuri’den söz etmek istediğini, bu şahsiyetlerin yakınlarının mali fesat ve yolsuzluklarla suçlandığını kaydetti.
Bu tür suçlamaların tabi ki gençlerin düşüncelerini olumsuz yönde etkilediğini kaydeden Ayetullah Hamanei, özellikle Ayetullah Haşimi Rafsancani’nin İslam inkılabından önce ve sonra en büyük mücadelecilerden biri olarak imam Humeyni’nin – ks – yanında ve daha sonra şahsımın yanında yer aldığını ve inkılaptan sonra da sürekli en önemli mevkilerde görev üstlendiğini belirtti.
Ayetullah hamaneni, Ayetullah Haşimi Rafsancani ile bazı görüş ayrılıklarının bulunduğunu, aynı durum cumhurbaşkanı Ahmedinejad konusunda da geçerli olduğunu, ancak Ahmedinejad’ın sosyal adalet konusundaki görüşlerinin kendisinin görüşlerine daha yakın olduğunu ifade etti.
İran’da bazı mali ve iktisadi yolsuzlukların bulunmasına karşın bu ülkenin dünyanın en sağlıklı ülkesi olduğunu vurgulayan Ayetullah Hamanei, ancak aynı zamanda var olan mali yolsuzluklarla mücadele etmek gerektiğini vurguladı.
Ayetullah Hamanei bazı düşmanların İran milletinin seçimlerde sergilediği tarihi katılımın mutluluğunu gölgelemek istediğini belirterek bazı komploları gündeme getirdiğindi, ancak İran İslam cumhuriyetinin halkın oylarına ihanet edecek bir nizam olmadığını, sadece Ahmedinejad’a verilen 24 milyon oy değil, 40 milyon oyun bu nizama verilen oylar olduğunu ve İran’da yasaların bu oylara ihanet etmeye mecal vermediğini vurguladı.
Seçimlerin sonuçlar hakkında şüphesi olan tüm adayların yasal yola baş vurabileceklerini kaydeden Ayetullah Hamanei, ancak şahsen hiç bir zorbalığa boyun eğmeyeceğini ifade etti. Ayetullah Hamanei bu gün yasal çerçevelerin kırılması durumunda gelecekteki seçimlerde milletin güveninin sarsılacağı uyarısında bulundu ve anayasayı koruma konseyinden bizzat hangi aday talepte bulunursa oyların yeniden sayımı için gereken talimatı verdiğini belirtti.
Ayetullah Hamanei adaylara ve ülkenin önde gelen siyasilerine hitaben de dünyanın içinde bulunduğu hassas şartları hatırlatarak herkesin bu tarihi aşamada uyanık ve duyarlı olması gerektiğini ve hata yapmamaya çalışması gerektiğini ifade etti ve bütün herkesin omuzunda ağır bir yükümlülük bulunduğunu, siyasi ve etkin şahsiyetlerin söz ve davranışlarına dikkat etmelerini, aşırıya kaçmamalarını, aksi takdirde olumsuz sonuçların ortaya çıkacağını ifade etti.
Ayetullah Hamanei seçim sonuçlarına itiraz sürecinde aşırıya kaçma durumunda ortaya çıkacak durumdan aşırıya kaçanların sorumlu olacağını belirterek herkesi sukünete davet etti ve maskeleri düşen düşmanlara karşı uyanık olmalarını istedi.
Maskeleri düşenlerin bazı Avrupa devletleri ve Amerikalı devletadamları olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei en başta da hain İngiliz yönetimi ve yetkililerinin yer aldığını vurguladı.
Seçimlerin zaten ihtilafların giderilmesi için gerçekleştiğini kaydeden Ayetullah Hamanei, ihtilafların çözümü için uygun arenanın sokaklar olmadığını, her seçimde oy kazanmayanların taraftarlarının sokaklara dökülmesinin doğru olmadığını, bu durumun vatandaşları rahatsız ettiğini kaydetti.
Ayetullah Hamanei ayrıca teröristler için en uygun ortamın, sokaklara çıkan halkın arasında saklanmak olduğunu, son gösterilerde hayatını kaybeden vatandaşların can kaybının hesabının kimlerin vermesi gerektiğini hatırlattı.
Tüm tarafların sokak gösterilerine son vermelerini isteyen Ayetullah Hamanei aksi takdirde ortaya çıkacaka her türlü tatsızlıktan o tarafın sorumlu olacağını belirterek sokaklara dökülmekle nizamı baskı altında tutabileceklerini düşünenlerin yanlış düşündüklerini ifade etti.
Ayetullah Hamanei bu tür baskılara boyun eğmenin bizzat diktatörlüğün başlangıcı olduğunu, bunun yanlış bir hesap olduğunu ve esas sorumluların perde arkasında bu tür olayları yönlendirenler olduğunu ve halkın onları tanıyacağını kaydetti.
Ayetullah Hamanei uyarıları dikkate alınmadan yasal yolların dışına çıkıldığı takdirde bir kez daha halkın karşısına çıkacağını ve daha açık bir şekilde konuşacağını vurguladı.
Hutbesinin devamında Ayetullah Hamanei dünya istikbarının liderleri ve medya kurumlarına hitaben bazı Amerikalı ve Avrupalı devletadamları ve yetkililerinin seçimlerden önce ve sonraki açıklamaları ve tutumlarını takip ettiğini belirterek öncelikle onların sözlerinde, İran milletini seçimlerden soğutmaya çalıştıklarını tespit ettiğini, ancak halkın yüzde 85’lik katılımını görünce şoke olduklarını ve İran’da neler yaşandığını anlayama başladıklarını ve bu yüzden hemen tavır değiştirmeleri gerektiğini kabul etmek zorunda kaldıklarını kaydetti.
Ayetullah Hamanei daha sonra bazı adayların seçim sonuçlarına itirazını gören aynı zümrenin bu kez tekrar tavır değiştirdiğini ve bu durumdan peydalanmaya çalıştığını ve yavaş yavaş maskelerini düşürdüklerini, bazı Avrupalı ve Amerika cumhurbaşkanı ve dışişleri bakanlarının açıklamalarında seçimleri sorgulamaya kalkıştıklarını, öbür yandan ise İran’a mektup göndererek İran ile ilişkileri geliştirmekten söz ettiklerini, bunların hangi tutumuna inanmakta zorluk çektiğini ifade etti.
Seçimlerden sonra yaşanan bir takım kargaşanın ve bankalara ve mağazalara ve işyerlerine yapılan saldırıların ecnebi ve özellikle siyonist casusluk servislerinin planı olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, düşmanın İran’ı Gürcistan zannettiğini, bir siyonistin kendi ifadesi ile Gürcistan’da on milyon dolarla kadife devrim gerçekleştirildiğini, ahmak düşmanın İran’ı da Gürcistan zannettiğini ve burada kadife devrim gerçekleştirmeyi hayal ettiklerini, oysa İran miletini tanımadıklarının anlaşıldığını, bu süreçte en çirkin sözlerin Amerikalı devlet adamlarınını sözde insan haklarından dem vurmalarında göze çarptığını, oysa Amerika insan haklarından söz ederken Irak, Afganistan ve Filistin’de yaşananların ve sivil insanların katledilmesinin ortada olduğunu, Amerika’da bile Clinton döneminde Davudiye tarikatının kadın, erkek ve çocuklardan oluşan 80 üyesinin diri diri bir evde yakıldığı olayının hala unutulmadığını vurguladı.
Ayetullah Hamanei Amerikalı ve Avrupalı yetkililerin İran’ı düşünmek yerine kendi uygulamalarında utanç duymaları gerektiğini vurguladıktan sonra son olarak bir tek canı bulunduğunu, bunu da İslam yolunda feda etmeye hazır olduğunu ve İslam yolunda tüm azim ve iradesi ile çalışmaya devam edeceğini vurguladı.
Hutbenin başında düşmanların sürekli müslümanların arasında ihtilaf ve kargaşa çıkarmaya çalıştığını kaydeden Ayetullah Hamanei, müslümanların bu komplolara karşın huzur ve sukünetini koruduğunu, ızdıraba kapılmadığını ve doğru yolu kaybetmediğini kaydetti.
Ayetullah Hamanei, bu gün de toplumun huzur ve sukünete ihtiyacı olduğunu vurgulayarak İslam inkılabı üzerinden geçen 30 yılda bir rejimi yıkabilecek pek çok olay yaşandığını, ancak bu sağlam geminin (İran İslam cumhuriyeti) İran milletinin imanına dayanarak bu fırtınaları sağlıklı bir şekilde atlattığını vurguladı.
Ayetullah Hamanei özellikle gençler başta olmak üzere halkın nurani gönüllerini Allah’ın zikri ile doldurmalarını temenni etti ve bu mümin milletin elbette tüm yüce hedeflerine ulaşacağını kaydetti.
Siyasi heyecanların halkı yüce Allah’tan gafil etmemesi gerektiğini kaydeden Ayetullah Hamanei, hür bir milletin arasında siyasi ihtilaf ve zevklerin gayet doğal olduğunu ve bunca sapkınlık etkenlerine karşın mümin İran milletinin kendi imanını korumayı başardığını ve maneviyat yolundaa ilerlediğini ve İslami nizamı tüm gücü ile koruduğunu ifade etti.
Daha sonra ikinci hutbesine geçen İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamanei, onuncu dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinerek bu konuya üç ana başlıkta açıklama getirmek istediğini kaydetti.
Ayetullah Hamanei üç kesime üç konuda hitap etmek istediğini, bu üç kesimin İran milleti, cumhurbaşkanlığı adayları ve siyasiler ve son olarak istikbar liderleri ve medya kurumları olduğunu ifade etti.
Ayetullah en başta İran milletine son seçimlere coşkulu ve hamasetvari katılımı için teşekkür etmek istediğini, bu konuda nekadar teşekkür edecek olursa, ortaya çıkan büyük hamasete bakıldığında az bile olduğunu vurguladı. Ayetullah Hamanei İran milletinin yarattığı bu hamasete dünyanın hiç bir görece ve gerçek demokrasilerinden bile rastlamadığını ifade etti.
İranlı gençlerin İslam inkılabının ilk günlerde yaşayan gençler kadar siyasi şuur ve bilincinin arttığından büyük memnuniyet duyduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, bunun kadar siyasi görüş farklılıklarının var olmasının da doğal olduğunu, fakat aynı zamanda bütün herkesin İslami nizamı koruma konusunda hemfikir olduğunu vurguladı.
Onuncu dönem cumhurbaşkanlığı seçimlere katılımı düşmanlar için büyük bir deprem ve dostlar için büyük zafer ve mutluluk şeklinde yorumlayan Ayetullah Hamanei, bu katılımın gerçekte İslam cumhuriyeti nizamı ile yeni bir biat olduğunu ve İslam cumhuriyetine yeni bir nefes aldırdığını belirtti.
Ayetullah Hamanei, İran milleti bu nizama inanmasaydı son seçimlere bu şekilde katılmazlardı, ifadesini kullandı ve düşmanların da gerçekte bu güven duygusunu hedef aldığını vurguladı.
Ayetullah Hamanei, düşmanların bu bağlamda seçimlere duyulan güveni sarsmaya çalıştığını ve böylece nizamın meşruiyetini yok etmeyi hedeflediğini kaydetti.
Düşmanların seçimlerden önce de İran milletinin bu seçimlere katılmasını engellemeye çalıştığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, şahsen seçimlerden önce de bu konuda tüm siyasileri uyardığını ve düşmanın sözlerini telaffüz etmemelerini istediğini kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı adaylarının rekabetlerinin hür, ciddi ve şeffaf geçtiğini kaydeden İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamanei, her dört adayın İslami nizamda siyasi bir akımı temsil ettiğini, ancak özellikle siyonist medya başta olmak üzere düşman medyasının bu seçimleri nizamın taraftarları ile muhalifleri arasında gerçekleşen bir seçim şeklinde empoze etmeye çalıştığını, oysa her dört adayın İslami nizamın önemli mevkilerinde görev yapan şahsiyetler olduğunu vurguladı.
Ayetullah Hamanei her dört adayı yakından tanıdığını, ancak hepsinin görüşlerini benimsemediğini, buna karşın şahsi görüşünü açıklamadığını ve seçimi İran milletine bıraktığını ifade etti.
Seçim kampanyaları sırasında gerçekleşen münazaraların iyi bir yaklaşım olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, ancak bazı münazaralarda karşılıklı karalamaların yaşandığını ve her iki tarafın yaptığı bu tür karalamaların iyi olmadığını, münazaralarda bazen ispatlanmamış suçların gündeme getirildiğini, geçmişteki hükümetlerin icraatının sorgulandığını, bu süreçte yaşanan ifade özgürlüğünden memnuniyet duyduğunu, fakat karalamaların ve suçlamaların rahatsız edici boyutlara ulaştığını belirtti.
Ayetullah Hamanei bu süreçte her iki tarafın da kusurlu olduğunu vurgulayarak ülkenin yasal cumhurbaşkanını yalancılık, hurafecilik ve utanç verici suçlamalarla hedef aldıklarını, öbür yandan karşı tarafın da ülkenin 30 yıllık parlak karnesinin karalandığını ve nizama bir ömür hizmet eden insanların suçlandığını, bu konuda bizzata Ayetullah Haşimi Rafsancani ve Ayetullah Natık Nuri’den söz etmek istediğini, bu şahsiyetlerin yakınlarının mali fesat ve yolsuzluklarla suçlandığını kaydetti.
Bu tür suçlamaların tabi ki gençlerin düşüncelerini olumsuz yönde etkilediğini kaydeden Ayetullah Hamanei, özellikle Ayetullah Haşimi Rafsancani’nin İslam inkılabından önce ve sonra en büyük mücadelecilerden biri olarak imam Humeyni’nin – ks – yanında ve daha sonra şahsımın yanında yer aldığını ve inkılaptan sonra da sürekli en önemli mevkilerde görev üstlendiğini belirtti.
Ayetullah hamaneni, Ayetullah Haşimi Rafsancani ile bazı görüş ayrılıklarının bulunduğunu, aynı durum cumhurbaşkanı Ahmedinejad konusunda da geçerli olduğunu, ancak Ahmedinejad’ın sosyal adalet konusundaki görüşlerinin kendisinin görüşlerine daha yakın olduğunu ifade etti.
İran’da bazı mali ve iktisadi yolsuzlukların bulunmasına karşın bu ülkenin dünyanın en sağlıklı ülkesi olduğunu vurgulayan Ayetullah Hamanei, ancak aynı zamanda var olan mali yolsuzluklarla mücadele etmek gerektiğini vurguladı.
Ayetullah Hamanei bazı düşmanların İran milletinin seçimlerde sergilediği tarihi katılımın mutluluğunu gölgelemek istediğini belirterek bazı komploları gündeme getirdiğindi, ancak İran İslam cumhuriyetinin halkın oylarına ihanet edecek bir nizam olmadığını, sadece Ahmedinejad’a verilen 24 milyon oy değil, 40 milyon oyun bu nizama verilen oylar olduğunu ve İran’da yasaların bu oylara ihanet etmeye mecal vermediğini vurguladı.
Seçimlerin sonuçlar hakkında şüphesi olan tüm adayların yasal yola baş vurabileceklerini kaydeden Ayetullah Hamanei, ancak şahsen hiç bir zorbalığa boyun eğmeyeceğini ifade etti. Ayetullah Hamanei bu gün yasal çerçevelerin kırılması durumunda gelecekteki seçimlerde milletin güveninin sarsılacağı uyarısında bulundu ve anayasayı koruma konseyinden bizzat hangi aday talepte bulunursa oyların yeniden sayımı için gereken talimatı verdiğini belirtti.
Ayetullah Hamanei adaylara ve ülkenin önde gelen siyasilerine hitaben de dünyanın içinde bulunduğu hassas şartları hatırlatarak herkesin bu tarihi aşamada uyanık ve duyarlı olması gerektiğini ve hata yapmamaya çalışması gerektiğini ifade etti ve bütün herkesin omuzunda ağır bir yükümlülük bulunduğunu, siyasi ve etkin şahsiyetlerin söz ve davranışlarına dikkat etmelerini, aşırıya kaçmamalarını, aksi takdirde olumsuz sonuçların ortaya çıkacağını ifade etti.
Ayetullah Hamanei seçim sonuçlarına itiraz sürecinde aşırıya kaçma durumunda ortaya çıkacak durumdan aşırıya kaçanların sorumlu olacağını belirterek herkesi sukünete davet etti ve maskeleri düşen düşmanlara karşı uyanık olmalarını istedi.
Maskeleri düşenlerin bazı Avrupa devletleri ve Amerikalı devletadamları olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei en başta da hain İngiliz yönetimi ve yetkililerinin yer aldığını vurguladı.
Seçimlerin zaten ihtilafların giderilmesi için gerçekleştiğini kaydeden Ayetullah Hamanei, ihtilafların çözümü için uygun arenanın sokaklar olmadığını, her seçimde oy kazanmayanların taraftarlarının sokaklara dökülmesinin doğru olmadığını, bu durumun vatandaşları rahatsız ettiğini kaydetti.
Ayetullah Hamanei ayrıca teröristler için en uygun ortamın, sokaklara çıkan halkın arasında saklanmak olduğunu, son gösterilerde hayatını kaybeden vatandaşların can kaybının hesabının kimlerin vermesi gerektiğini hatırlattı.
Tüm tarafların sokak gösterilerine son vermelerini isteyen Ayetullah Hamanei aksi takdirde ortaya çıkacaka her türlü tatsızlıktan o tarafın sorumlu olacağını belirterek sokaklara dökülmekle nizamı baskı altında tutabileceklerini düşünenlerin yanlış düşündüklerini ifade etti.
Ayetullah Hamanei bu tür baskılara boyun eğmenin bizzat diktatörlüğün başlangıcı olduğunu, bunun yanlış bir hesap olduğunu ve esas sorumluların perde arkasında bu tür olayları yönlendirenler olduğunu ve halkın onları tanıyacağını kaydetti.
Ayetullah Hamanei uyarıları dikkate alınmadan yasal yolların dışına çıkıldığı takdirde bir kez daha halkın karşısına çıkacağını ve daha açık bir şekilde konuşacağını vurguladı.
Hutbesinin devamında Ayetullah Hamanei dünya istikbarının liderleri ve medya kurumlarına hitaben bazı Amerikalı ve Avrupalı devletadamları ve yetkililerinin seçimlerden önce ve sonraki açıklamaları ve tutumlarını takip ettiğini belirterek öncelikle onların sözlerinde, İran milletini seçimlerden soğutmaya çalıştıklarını tespit ettiğini, ancak halkın yüzde 85’lik katılımını görünce şoke olduklarını ve İran’da neler yaşandığını anlayama başladıklarını ve bu yüzden hemen tavır değiştirmeleri gerektiğini kabul etmek zorunda kaldıklarını kaydetti.
Ayetullah Hamanei daha sonra bazı adayların seçim sonuçlarına itirazını gören aynı zümrenin bu kez tekrar tavır değiştirdiğini ve bu durumdan peydalanmaya çalıştığını ve yavaş yavaş maskelerini düşürdüklerini, bazı Avrupalı ve Amerika cumhurbaşkanı ve dışişleri bakanlarının açıklamalarında seçimleri sorgulamaya kalkıştıklarını, öbür yandan ise İran’a mektup göndererek İran ile ilişkileri geliştirmekten söz ettiklerini, bunların hangi tutumuna inanmakta zorluk çektiğini ifade etti.
Seçimlerden sonra yaşanan bir takım kargaşanın ve bankalara ve mağazalara ve işyerlerine yapılan saldırıların ecnebi ve özellikle siyonist casusluk servislerinin planı olduğunu kaydeden Ayetullah Hamanei, düşmanın İran’ı Gürcistan zannettiğini, bir siyonistin kendi ifadesi ile Gürcistan’da on milyon dolarla kadife devrim gerçekleştirildiğini, ahmak düşmanın İran’ı da Gürcistan zannettiğini ve burada kadife devrim gerçekleştirmeyi hayal ettiklerini, oysa İran miletini tanımadıklarının anlaşıldığını, bu süreçte en çirkin sözlerin Amerikalı devlet adamlarınını sözde insan haklarından dem vurmalarında göze çarptığını, oysa Amerika insan haklarından söz ederken Irak, Afganistan ve Filistin’de yaşananların ve sivil insanların katledilmesinin ortada olduğunu, Amerika’da bile Clinton döneminde Davudiye tarikatının kadın, erkek ve çocuklardan oluşan 80 üyesinin diri diri bir evde yakıldığı olayının hala unutulmadığını vurguladı.
Ayetullah Hamanei Amerikalı ve Avrupalı yetkililerin İran’ı düşünmek yerine kendi uygulamalarında utanç duymaları gerektiğini vurguladıktan sonra son olarak bir tek canı bulunduğunu, bunu da İslam yolunda feda etmeye hazır olduğunu ve İslam yolunda tüm azim ve iradesi ile çalışmaya devam edeceğini vurguladı.
+ نوشته شده در جمعه ۲۹ خرداد ۱۳۸۸ ساعت 15:53 توسط Javad
|